
BastA Genel Sekreteri Franziska Stier: “Öcalan’ın sesi duyulmalı”
BastA! partisinin Genel Sekreteri Franziska Stier Öcalan’ı ziyaret etmek için izin talebinde bulundu.
BastA! partisinin Genel Sekreteri Franziska Stier Öcalan’ı ziyaret etmek için izin talebinde bulundu.
Öcalan’ın çağrısı ve PKK’nin kararları, bu yarım yüzyılda hak arama bağlamında yeni toplumsal ilişkiler ve yeni bilinç durumlarının hasıl olduğu saptamasından güç alıyor. Bu saptamaya göre, bir çağ dönümünü haber veren tarihsel, toplumsal ve politik değişimler kapsamında, eşitsizlik, sömürü ve tahakküm üzerinde yükselen bir sosyopolitik rejimden özgürlüğe giden biricik yol cephe savaşı olmayabilir
PKK’nin dönüşümü, yalnızca bir örgütsel değişim değil; Türkiye, Kürdistan ve Ortadoğu halkları için yeni bir mücadele hattının önünün açılması anlamına geliyor. Şimdi stratejik ittifakı büyütmenin, yenilenmeci bir sosyalizm anlayışını gerçek bir alternatif haline getirme mücadelesini geliştirmenin tam zamanıdır
İlk olarak tüm iddiaların tersine, bu ne Türkiye devlet aklının, Erdoğan ve Bahçeli’nin ne Öcalan’ın nede Türkiye toplumunun bir süreci. Öyle olsaydı bu sürece dair her şey çok bambaşka olmak zorundaydı.
Barıştan ve demokratik dönüşümden çıkarı olan bütün kesimler şimdi bu mücadelenin aktif bir bileşeni olarak denkleme dahil olmalı
Yüksel Koç: Son dönemdeki tartışmalar barış süreci olmasa da değerlidir. Ancak hükümetin bu süreçle ilgili niyeti ne olursa olsun, barış ve özgürlük isteyen aydınlar, akademisyenler, demokratlar ve sosyalistler çözüm önerilerini açıkça ifade etmelidir. Bu görüşlerin toplumsal barışa hizmet ederek müzakere sürecine evirilmesine destek olacaktır.
Henüz hiç bir şey berrak değil. Haber mi duyum mu dedikodu ya da propaganda mı kesin olarak bilemiyoruz. Ama belli ki bir kıpırdanma var. Böyle bir ortamda hakiki gazeteci ne yapmalı?
Bunları anımsatarak Öcalan’a sormuştum: “Bu ortamda Türk Devleti’nin Kürt ulusal hareketi ile siyasal çözüme yaklaşması beklenebilir mi?”
Hükümetin, devletin, Kürt meselesini çözmek için Kürt tarafına ne sunduğunu henüz bilmiyoruz; kapsamlı bir barış ve çözüm konsepti olup olmadığını bilmiyoruz; silahlı şiddeti doğuran nedenleri ortadan kaldıracak bir öngörüsü olup olmadığını bilmiyoruz
Türkiye, kurulduğu günden beri gerçek anlamda barışı sağlama arayışında. Bu barışın eksikliği, halklar için çok ağır bedeller getirdi. – Toros Korkmaz